Sensizliği Ben Geçiyor
Çift kişilik masaya,boş boş bakıyorum.
Senin sandalyeni çekiyorum yanıma,boş kalmasın,öyle durmasın diye.
Cebimden çıkardığım paketten bir sigara tutturuyorum dudaklarıma.
Gözüm saate takılıyor,sensizliği ben geçiyor.
Hayallerimin başrolü senken,kendimi başka alemlerde buluyorum,arda kalan kırıkları toplarken.
Çukurlarına meydan okuyan gözlerim maruz kalıyor sigara dumanına.Gel de kulak ver bu çaresizin amanına.
Sahi saat kaç diye söylenirken,gözüme çarpıyor,sensizliği ben geciyor.
Şimdi bir zamanlar seni saran ellerim bomboş,ayaklarım başıboş.
Bedenim yine yokluğunda,sensizliğin aşırı dozunda zil zurna sarhoş
Odanın içi biraz pis,sinen bir is,biraz da loş.
Şimdi çık gel yetiş imdadıma çok geç olmadan,biraz yürü ya da ardına bakmadan koş.
Vakit geç değil henuz,sensizliği ben geçiyor.
Bütün hesapları kapattın ya,veresiye verdiğim aşkımdan,ne ummak gerek şimdi yarından ?
Son bir söz söylenir vedalarda,bir titreme oluşur sedalarda.
Dur gitmeden bir de şöyle düşün,
Ya bir daha aşka düşerse işin,
Verir misin kalbini peşin peşin ?
Dur az daha kal kafamın içindeki düşüncelerde,sensizliği ben geçmiş kalbimin bir yerlerinde.
Üstüm başım yalnızlık koktu buram buram.
Sarılı,kapalı şimdilik gönül yaram.
Ömrüm alacağın olsun,yalanım varsa aşkın ta kalbimden çarpsın…
*( For the Rain of Hell’s )
Kaynak: gencyazi.com