Üniversiteli Olmak…

Üniversiteli olmak normal okul hayatından çok değişiktir aslında. Birkaç cümleyle tanımlayacak olursak eğer üniversiteli olmak:

• Dilediğin gibi giyinip, saç uzatmaktır.
• Devamsızlılığı kafana göre dağıtıp kullanmaktır.
• Defter tutma zorunluluğunun olmamasıdır.
• Yerine imza attırmak veya derste imza atıp kaçmaktır
• Amfilerde ders işleyip artık tahtayı görebilmek için sağa sola eğilme güçlüğünün olmamasıdır.
• Etrafta dolaşan kimseyi takmamaktır.
• Vize ile final arasındaki farkı anlayamamaktır.
• Bütlere kalıp son anda bütün derslerde geçebilmektir.
• En az bir hocaya takıp dersinden 2-3 yıl geçememektir.
• Alttan ders almaktır.
• Çanta taşımamak,kitabı defteri elde taşımaktır.
• Orjinal değil fotokopi kitap kullanmaktır.
• 10-15 dk lık arada kantinde sıraya girip yemeği alıp yiyip derse yetişebilmektir.
• Düzenli bir sınıfının olmamasının verdiği mutluluk ve acı karışımını bilmektir.
• Hocalarla rahat konuşabilmektir.
• Tek defterle hatta sadece kağıtlarla bir yılı geçirebilmektir.
• Arkadaşlığın pek bir önem taşımadığını anlamaktır.
• Artık sona yaklaştığının, bu bitince para kazanmaya başlayacağının bilincine varmaktır.
• Sınıfta kalma korkusunun olmamasıdır.
• Kafelerde bolca takılmaktır.
• Köpek gibi zil komutuna bağlı kalmaktan kurtulmaktır.
• Kütüphane alışkanlığı kazanmaktır.
• En az bir öğrenci topluluğuna katılmak,görev almak,kendini bir halt sanmaktır 🙂
• Derslerde not tutmamaktır.
• Fotokopi merkezini zengin etmektir.
• En önemlisi de üniversiteli olmak amfi diyememektir 🙂 {onun yerine sınıf deriz hacı 🙂 }